Blown Away [Turkish translation]
Blown Away [Turkish translation]
Kuru şimşekler patladı gökyüzünde
Bu fırtına bulutları birleşti onun gözünde.
Babası kaba ve yaşlı bir beyefendiydi
Annesiyse toprağın altında bir melek..
Meteorolojist bir kasırga olacağını duyurdu
Kız, yıkıp geçmesi için dua etti.
Yeterince yağış yok Oklahoma'da,
Şu evdeki günahları yıkayacak kadar.
Yeterince rüzgar yok Oklahoma'da,
Geçmişin tırnaklarını savuracak kadar.
[Nakarat]
Parçala tüm pencereleri, hepsi uçup gidene dek
Her tuğla, her tahta, çarpan her kapı uçup gidiyor
Ayakta duran hiçbir şey kalmayıncaya dek
Dünden hiçbir şey kalmayıncaya dek
Gözyaşı bulanmış her viskili hatıra uçup gidiyor
Uçup gidiyor
Çığlık çığlığa giden siren seslerini duydu
Babası kanepede uzanırken öldü
Kız kendini kilere kilitledi,
Feryat eden rüzgarı dinledi.
Bazıları bunu sığınma diye adlandırdı
Kız ise tatlı bir intikam diye.
[Nakarat]
Parçala tüm pencereleri, hepsi uçup gidene dek
Her tuğla, her tahta, çarpan her kapı uçup gidiyor
Ayakta duran hiçbir şey kalmayıncaya dek
Dünden hiçbir şey kalmayıncaya dek
Gözyaşı bulanmış her viskili hatıra uçup gidiyor
Uçup gidiyor
Yeterince yağış yok Oklahoma'da,
Şu evdeki günahları yıkayacak kadar.
Yeterince rüzgar yok Oklahoma'da,
Geçmişin tırnaklarını savuracak kadar.
Parçala tüm pencereleri, hepsi uçup gidene dek (uçup gidiyor)
Her tuğla, her tahta, çarpan her kapı uçup gidiyor (uçup gidiyor)
Ayakta duran hiçbir şey kalmayıncaya dek
Dünden hiçbir şey kalmayıncaya dek (uçup gidiyor)
Gözyaşı bulanmış her viskili hatıra uçup gidiyor,
Uçup gidiyor, uçup gidiyor,uçup gidiyor,uçup gidiyor...
- Artist:Carrie Underwood
- Album:Blown Away (2012)