Bravo, tu as gagné [Turkish translation]
Bravo, tu as gagné [Turkish translation]
Beraber oynadık hayatımızla
güzel bir günde değişti işler ve sonra.
Beraber olmayacak oyunu bitirişimiz
tek başına gidecek herkes kendi yoluna.
Bravo kazandın sen, her şeyi kaybettim ben.
Nasıl da sevmiştik birbirimizi; nasıl da sevmiyoruz şimdi.
Emindim kendimden; huzurluca yaşardım
ve ellerin ellerimde, parmaklarımı seninkilerle çaprazlardım*
ve bütün kokuşmuşluğu büyük şehrin
sen yanımdayken korkutmazdı beni.
Ama zarlar atıldı; çift, tek, kırmızı veya siyah,
ikimizden hangimiz daha mutlu bu gece?
Bravo, kazandın sen, her şeyi kaybettim ben.
Nasıl da sevmiştik birbirimizi; nasıl da sevmiyoruz şimdi.
Bu mu suç ortağın senin
benim yerime seçtiğin?
Aşkın kanunu bu, tıpkı savaş gibi:
İki kişiden en güçlüsü kalır geriye.
Ve böylesine kötü biten güzel aşkımızın bizim
davası görülüyor kapalı kapılar ardında bir mahkemede.
Bravo, kazandın sen, ve her şeyi kaybettim ben.
Nasıl da sevmiştik birbirimizi; nasıl da sevmiyoruz şimdi.
Beraber oynadık hayatımızla
güzel bir günde değişti işler ve sonra.
Beraber olmayacak oyunu bitirişimiz
tek başına gidecek herkes kendi yoluna.
Bravo, kazandın sen,
bravo, kazandın sen...
O kazandı,
her şeyi kaybettim ben.
Sevdik birbirimizi;
sevmiyoruz şimdi.
Böylesine güzel bir aşk
aynı zamanda kötü böylesine
yargılanıyor kapalı kapılar ardında…
- Artist:Mireille Mathieu
- Album:Bravo, tu as gagné/Viens chanter pour le bon Dieu (1981)