La vie d'artiste [Turkish translation]
La vie d'artiste [Turkish translation]
Hasbelkader tanışmıştım seninle,
Burada, orada, veyahut herhangi bir yerde,
Hatırlarsın belki de.
Tanımadan sevdik birbirimizi,
Ve hakikati yansıtmasa da,
O eski masala inanmak durumunda idik.
Elimde ne varsa sundum sana
Şarkısını söyleyip, hülyalarını kurmak için.
Ve senin de, bohemliğime inancın vardı,
Lakin eğer yirmi yaşında ise insan, senin aklından
Hiçbir şeye bağlı olmadan yaşamak geçerdi,
Nokta-i nazarın aynı değil artık.
O ihtişamlı ayın sonu
Miladımız olduğu için,
Yılda yedi kez dönüp gelir kapımıza,
Ve filmler olmadan geçen akşamlarımız,
Ve asla tecrübe edemediğimiz muvaffakiyet,
Ve bel bağlayamadığımız üç kuruş para.
Görüyorsun ki hatırımdadır hala
Bu gözyaşlarına teşvik eden değerlendirmelerim
Başarısız oluşumuzu tanımlayan.
"Hala güzel günler var önünde,
Onları en güzel şekilde değerlendir garib sevdiğim,
Güzel zamanlar bir kolonya telaşında."
Ve şimdi, ayrılacaksın buradan,
Her ikimiz de saçlarımızın beyazladığını göreceğiz,
Her birimiz de kendisi için, ne kadar da elemli.
Ses sistemini alabilirsin,
Ben piyanoyu alacağım,
Yaşantımı bir sanatçı olarak sürdüreceğim.
Daha sonra, sebebini gerçekten bilmeden,
Bir yabancı, beceriksiz biri,
Adımı bir biletten okuyarak,
Başardıklarıma dair konuşacak seninle,
Lakin biraz üzgün olacak, tanıdığın,
"Ona umrunda olmadığını söyleyeceksin...
Umrunda olmadığını..."
- Artist:Léo Ferré