My Life [Turkish translation]
My Life [Turkish translation]
[Nakarat: Lil Wayne]
Yorulana kadar çalışıp duruyorum*,
çünkü ancak yorulursam çalışmış sayılacağımı söylediler
Gözlerim açık çalışıyorum, günü kapatacak bir yol,
gecemi rahatlatacak bir ışık* bulmaya çabalıyorum
Yüce Tanrım: kardeşlerimin çoğunu yanına aldın
Sadece benim canımı neden almadığını merak ediyorum
Ne sikimi doğru yaptım da bugüne kadar?
Hayatımda...
[Verse 1: The Game]
Beni ghetto'dan kurtarın, eyalet hapishanesi de kabulüm
Beni ghetto'dan kurtarın, ya tabutla ya da Bentley* ile
Beni kurtarın, yüksek doz kokain de olur
Ya da Kurt Cobain'den gelen bir mermiyle de kurtulabilirim
İntihar, ben Rüzgarlı Şehir'denim*, tıpkı Do or Die* gibi
Biggie'nin çarmıha gerildiği yere yakın bir mahalledenim
Brooklyn'in İsa'sını, boş yere öldürdüler
Kanye'nin neden İsa kolyesi taktığını mı merak ediyorsunuz?
Çünkü İsa'dan bahsediyoruz, millet - ve Game adildir
Benden nefret eden çok kişi var, Passion of Christ'in devam filmi çekilmeli
Evet, Roc-a-Fella*, Siegel'a* ihtiyaç duydu
Tıpkı benim babama ihtiyaç duyduğum gibi, ama babamın iğnelere* ihtiyacı vardı
Biraz meditasyona ihtiyacım var ki insanlarıma liderlik edebileyim
John Lennon'ın neden The Beatles'dan ayrıldığını, sorup duruyorlar
Peki neden ghetto'daki her zenci kötülükle besleniyor?
Soruma cevap verin, bu kurşun Desert Eagle'ımdan çıkmadan evvel
[Nakarat]
[Verse 2: The Game]
Biz aynı değiliz, ben bir Marslıyım
Bu yüzden Phantom'umun* kapılarına temkinli yaklaşın
Dönen 24'lükleri* görüyor musunuz? Onları hak ettim
Ben bir vaiz değilim ama, işte Erick Sermon hâlim
Bu siyahi müziği yiyin ve bana tadını tarif edin
Ve Jesse Jackson'ı sikeyim, çünkü artık ırkçılıkla ilgili değil her şey
Bazen hayatımı düşünüyorum şöyle bi, başım öne eğik
Sonra oğullarımı görüyorum ve suratıma o meşhur Kanye gülücüğünü takınıyorum
Kahretsin, annesinin* gurur duyacağını biliyorum
Rüyalarımı gerçekleştirdiğinden beri, benim annem senin annen*
Ve tıpkı M.J.B.* gibi, artık drama yok*
Güzel bi hayat yaşıyoruz, ben ve Common aynı cephedeyiz
Rap'imi zencilere uyuşturucu gibi veririm, ve tüm ülkede satarlar
Ruh hâlim Chris Paul* gibi, asla saha dışı kalmam
Hayatım eskiden mermisiz bi Glock kadar boştu,
Şimdiyse öyle değil, bin mermili bir helikopter kadar dolu
[Nakarat]
[Verse 3: The Game]
Cehennemin kapılarından geçiyorum, Impala'mı görüyorum önünde park hâlinde
Uzak farları açık, ben ve İblis en sağlam otu tüttürüyoruz
Chronic albümünü dinliyoruz, ve sonra tersten...
Atış talimi için Don Imus'un fotoğraflarını kullanıyoruz
Zihnim boku yemiş, Raider kapşonlumu geçiriyorum bu yüzden
Siz orospu çocuklarının, Suge'dan* tırstığı şehirdenim ben
{"Compton, Compton"} Büyük anneme dua etmesini söylerim ve
bu onu asla mutlu etmez, ama bu yeni Mercedes'in edeceğine bahse girerim
Hiçbir parmaklık olmadığı hâlde, zenciler ghetto'dan kaçamaz
Ve bi çok zenci kardeşimi esir aldı ghetto, nefretim bu yüzden
Ama bi mahalleyi mahalle yapan, benim gibi gerçek zencilerdir
Phantom'un içinde yavaş yavaş yol alıyorum
Üstü açılır arabamla, Sox şapkamla
Ben "Paid in Full"üm*, bunu Alpo* bile önleyemezdi
Pac'ı yeniden canlandırsalar bile,
bu siktiğimin silahı hep yanımda olacak*
- Artist:The Game