The Pantaloon [Turkish translation]
The Pantaloon [Turkish translation]
Büyükbaban öldü
Sen 9 yaşındayken
Onun kafayı yediğini söylediler
Çok erken öğrendin
Pantolon'a asla güvenmemelisin
Şimdi senin sıran
Yalnız olmak için
Bir eş bul
Ve kendine bir yuva kur
Çok erken öğrendin
Artık Pantolon'un baban olduğunu
Yorgunsun
İncinmişsin
Bir güve yedi
En sevdiğin gömleğini
Ve tüm arkadaşların gübreliyor
Yürüdüğün yolu
Aklını kaybet
Çok fazla sabit bakışa tanık oldu
Güneş ve ay arasında
Sabah havasında
Eskiden nasıl da herkesi koşuştururdu
Panayırların arasından yürüyerek
Çok uzun zamandır buralarda
Artık sandalye anlayışını değiştirdi
Çünkü artık bir sandalye,
Tüm insanlardan oluşan bir denizdeki küçük bir ada gibi
En yüzeye doğru süzülen
Kemiklerini güçsüz kılan
Son, yeterince erken gelemez
Ama çok mu erken?
Her şekilde inkar edemez
O bir pantolon
Yorgunsun
İncinmişsin
Bir güve yedi
En sevdiğin gömleğini
Ve tüm arkadaşların gübreliyor
Yürüdüğün yolu
Aklını kaybet
Yalnız uyumayı seviyorsun
Bildiğinden daha da soğuk
Çünkün tenin
daha soğuk kemiklere çok alışık
Sabahları daha sıcak
Gece olduğundan
Kemiklerin bir arada tutuluyor
Kabusların ve korkuların tarafından
[x2]
Yorgunsun
İncinmişsin
Bir güve yedi
En sevdiğin gömleğini
Ve tüm arkadaşların gübreliyor
Yürüdüğün yolu
Aklını kaybet
- Artist:twenty one pilots
- Album:Twenty One Pilots (2009)