Vogue [Turkish translation]
Vogue [Turkish translation]
Poz ver
Poz ver
Moda, moda, moda
Moda, moda, moda
Etrafına bak gördüğün her yer ızdırap
Gittiğin her yer (etrafına bak)
Kaçabilmek için her yolu deniyorsun
Hayatının acısından bildiğin (bildiğin hayatının)
Herkes kaybettiğinde ve sen olmaya can attığında
Bugün olduğundan daha iyi bir şey
Uzaklaşabileceğin bir yer biliyorum
Buna dans pisti deniyor, ve amacı bu, öyleyse
[Nakarat]
Buraya gel, moda
Müziğin bedenini hareket ettirmesine izin ver (müziğin hareket ettirmesine)
Hey, hey, hey
Buraya gel, moda
Vücudunun akıntıya kapılıp gitmesine izin ver (akıntıya kapılıp gitmesine)
Yapabileceğini biliyorsun
Tek ihtiyacın olan kendi hayal gücün
Öyleyse kullan onu amacı bu (amacı bu)
İçine gir, en iyi ilhamın için
Hayallerin kapıyı açacak (kapıyı açacak)
Siyah ya da beyaz olman farketmez
Erkek ya da kadın olman
Müzik gazlarsa eğer sana yeniden hayat verebilir
Bir süperstarsın, evet, bu sensin, biliyorsun
[nakarat, "hareket etme"nin yerini "dalmak" alıyor]
Güzellik bulduğun yerdedir
Sadece seksi danslar yaptığın yerde değil***
Müzikalde ruh var
İşte beni çok güzel hissettiren yerde
Büyülü, hayat büyük bir parti*
Öyleyse dans pistine çık
[nakarat]
Moda, (Moda)
Güzellik bulduğun yerdedir(müzikle hareket et)
Moda, (Moda)
Güzellik bulduğun yerdedir(akıntıya kapılıp git)
Greta Garbo, ve Monroe
Dietrich ve DiMaggio
Marlon Brando, Jimmy Dean
Bir derginin kapağında
Grace Kelly; Harlow, Jean
Bir güzellik kraliçesinin resmi
Gene Kelly, Fred Astaire
Ginger Rodgers, çok mutlular
Stilleri vardı, zarafetleri vardı
Rita Hayworth güzel davrandı
Lauren, Katherine, Lana da öyle
Bette Davis, sizi seviyoruz
Hanımlar tavırlı
Beyler moda girdi
Sadece ayakta dikilmeyin, sadede gelelim**
Poz verin, bundan başka yapacağınız bir şey yok
Moda, moda
Aaah, yapmalısın
Müziğin bedenini hareket ettirmesine izin ver
Aaah, sadece bunu yapmalısın
Vücudunun akıntıya kapılıp gitmesine izin ver
Aaah, yapmalısın
Moda
- Artist:Madonna
- Album:I’m Breathless (1990)